İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu: “Bahçeli ve Erdoğan’a Bu Utanç Yeter”
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, “Abdullah Öcalan’ı Meclis’e davet eden ve PKK bildirisinden sonra kutlayan Sayın Devlet Bahçeli’ye bu utanç yeter de artar bile ama utanacak hali varsa utansın. Bu utanç, yeniden Cumhurbaşkanı seçilmek için PKK’nın talep ve beklentilerine cevap verme düşüncesinde olan Recep Tayyip Erdoğan’a ve avanelerine yeter de artar bile” dedi.
Dervişoğlu, “Anayasa değiştirecekler ya, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı yeniden Cumhurbaşkanı adayı yapacaklar ya, kimlerle hangi pazarlığı yapacaklarını şaşırdılar. Bizlerden beklentilerine cevap bulamayınca DEM’in kapısında kuyruğa girdiler. Bir tek amaçları var, Anayasa’yı değiştirmek. DEM denilen PKK uzantısı örgütün Meclis’te temsil edilen siyasi partisiyle güçlerini birleştirmek” ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, “Bizi DEM ile PKK ile Abdullah Öcalan ile onun yanındaki canilerle yan yana getirebilmek için akıldan vareste olmak gerekmektedir. Biz onlarla aynı cennete bile girmeyiz” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Samsun ziyaretindeki ilk durağı Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı yer olan Tütün İskelesi oldu. Burada parti kurmaylarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi, ardından kalabalığa hitap etti.
İkinci Durağımız Samsun:
Dervişoğlu, şunları söyledi:
“Bir takım süreçler başlatıyorlar. Hatta o süreçlerin başlatılabilmesi için de bazı siyasi figürlerden, enstrümanlardan istifade etmeye kalkışıyorlar. 2013 yılında sürdürülen açılım sürecinde Abdullah Öcalan denilen cani başı demişti ki, ‘Demokratik haklarımızı alabilmemiz ve Türkiye’de barışın önünü açabilmemiz için milliyetçilerin buna müsaade etmesi gerekir’. Tarihi gerçekleri anlatıyorum.
Yüzyılla sözleşenleri tarihle yüzleştirmek için konuşuyorum. O yüzden buradayım. Türkiye’de Batı emperyalizminin, Sevr’in uzantısı olan emellerinden vazgeçmemeleri ve bunu yeniden yaşama geçirmelerinin yolu için Türk milliyetçilerinden istifade edilmesi gerekiyormuş. Bunun için bir milliyetçi lider çıktı ve Abdullah Öcalan’ı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kürsüsüne davet etti. Ben de ona dedim ki, ‘Cesetlerimizi çiğnemeden o cani başı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giremez’.
Bu ülkede Türk milliyetçiliği adına konuşacak tek kişi Devlet Bahçeli değildir. Devlet Bahçeli’nin Türk milliyetçiliğini temsil etme hakkı ve selahiyeti yoktur. Türk milliyetçiliği de sahipsiz değildir. Türk milliyetçiliği sıradan bir görüş, düşünce değildir. Türk milliyetçiliği, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluş felsefesidir.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin omurgası olan Türk milliyetçiliğini 25 yıldır cezaevinde yatan, ağırlaştırılmış müebbet hapisle hükümlü bir adamın yol göstermesiyle kullanılacak bir aparata dönüştürülmesine asla izin vermeyeceğimizi buradan söylüyorum. Her halimi gören olmuştur ama eğildiğimi Allah’a şükür bu zamana kadar hiç kimse görmemiştir.
*Şimdi yeni bir süreç yönetiyorlar. Bu konuyla ilgili siz ne kadar fikir sahibiyseniz ben de o kadar fikir sahibiyim. Çünkü bu pazarlıklar kapalı kapılar ardında yapılıyor. Bu pazarlıklar milletten saklanıyor. Ne olup bitiyor merak ettiğimiz için Türkiye’yi yönettiklerini zannedenlere sorduk, ‘Neler oluyor? Neler yaşanıyor? Bunu bize bir anlatın’ dedik. Bize dediler ki, ‘İmralı’ya giden heyet size bilgi verecek’. ‘Abdullah Öcalan’ın yol göstermesiyle strateji tazmin eden ve ulaklıktan başka görevi olmayan kişiler İYİ Parti’nin kapısından bile içeri giremez’ diye cevapladım.
Lozan vurgusu
Bir kongre yaptılar. O kongrenin sonuçlarını da PKK milletle paylaştı. Lozan’ı eleştiriyorlar. Lozan, Türkiye’nin tapu senedidir. Ayrıca bu kalkışma yeni değildir. 2023 yılı içerisinde Diyarbakır Barosu’na mensup iki avukat Lozan Antlaşması’nın iptali için Danıştaya başvuruda bulunmuştur. ‘Lozan’a neden karşısınız?’ diye sordu mu devleti yönetenler bu örgüte? ‘Bu zamana kadarki emellerinden vazgeçtiniz mi?’ diye sordular mı?
“DEM denilen PKK uzantısı, örgütün Meclis’te temsil edilen siyasi partisi”
Anayasa değiştirecekler ya, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı yeniden Cumhurbaşkanı adayı yapacaklar ya, kimlerle hangi pazarlığı yapacaklarını şaşırdılar. Bizlerden beklentilerine cevap bulamayınca DEM’in kapısında kuyruğa girdiler. Bir tek amaçları var, Anayasa’yı değiştirmek. DEM denilen PKK uzantısı örgütün Meclis’te temsil edilen siyasi partisiyle güçlerini birleştirmek.
Geçmiş dönemleri hatırlayın, bizim için, ‘DEM’lilerle, HDP’lilerle ittifak yapıyorlar’ yalanını kullanmışlardı. Buradan söylüyorum; bizi DEM ile PKK ile Abdullah Öcalan ile onun yanındaki canilerle yan yana getirebilmek için akıldan vareste olmak gerekmektedir. Ben Müsavat Dervişoğlu’yum, siz de benim dava, yol ve kader arkadaşlarımsınız. Biz onlarla aynı cennete bile girmeyiz.
Bu utanç Abdullah Öcalan’ı Meclise davet eden ve PKK bildirisinden sonra kutlayan Sayın Devlet Bahçeli’ye yeter de artar bile ama utanacak hali varsa utansın. Bu utanç, yeniden Cumhurbaşkanı seçilebilmek için PKK’nın talep ve beklentilerine cevap verme düşüncesinde olan Recep Tayyip Erdoğan’a ve avanelerine yeter de artar bile.”